Beşiktaş'ın Surları! - 1960-70'li Yılların Beşiktaşı'nda Yaşam

Beşiktaş'ın Surları! - 1960-70'li Yılların Beşiktaşı'nda Yaşam

273.00TL
390.00TL
%30 İndirimli

Yazar: Gülay Kutal,

Marka: YEM Yayın

Basım Tarihi: Kasım 2025

Basım Dili: ["Türkçe"]

Sayfa Sayısı: 244

Boyut: 14.8 x 21.0 cm

Stokta

9786259393148

Title:  
Kültür, Products, Tarih

Ürün Açıklaması

Gülay Kutal'ın, küçük bir kız çocuğunun gözünden 1960'ların sonu, 70'lerin başındaki Beşiktaş'ı mekânları, tarihi ve kültürel öğeleriyle anlattığı Beşiktaş'ın Surları! - 1960-70'li Yılların Beşiktaşı'nda Yaşam adlı kitap YEM Yayın tarafından yayımlandı.

Kendisini çok sevip biraz da şımartan bir annenin, pek fazla kural ve sınır koymadan büyüttüğü bir çocuk olan Gülay Kutal, GREEN Chemicals®'ın değerli katkılarıyla yayımlanan kitapta Beşiktaş'ı, her çocuk gibi kendini güvende hissetmek amacıyla koyduğu sınırlar üzerinden anlatıyor.

Bir İstanbul çocuğu olarak kendine, merkezi Mecit Ali Sokak olan bir dünya kuran, etrafını da hayali surlarla çeviren Kutal'ın Beşiktaşı'nın hayali surları beş kısımdan oluşuyor: Karşı Sokak Surları, Yukarı Ihlamurdere Surları, Aşağı Ihlamurdere Surları, Esma Sultan Surları ve Balık Pazarı Surları.

"Şehirleri şehir, semtleri semt, mahalleleri mahalle yapan biraz da öyküleridir", diyen Gülay Kutal, Firuz Kutal'ın özgün desenlerinin eşlik ettiği kitabını şöyle tanımlıyor: "Bu kitap, Merkezi 'Mecit Ali Sokak, 30 numara' olan bir Beşiktaş öyküsü. Surlardaki kapılar, kapıların konumları, anlatılanların çoğu gerçek, ama bazısı hayal de olabilir! Kitabın başkahramanı küçük kızın şimdi altmış yaşına gelmiş hali, kitaptaki 'gerçekliğe' büyük katkıda bulunmuştur. Hayallerden ise her ikisi de aynı derecede sorumludur. Gerçek ya da hayal, önemli olan tüm bu öykülerin Beşiktaş'la ne kadar bütünleştiğidir kuşkusuz. ..... 'Beşiktaş'ın var olduğunu sandığı surları', 1965-75 yılları arasında kitapta anlatılan kızın sadece kendisi için var olmuş olsa da sanırım bu surlar ve kapıları, onunla yaşıt olan pek çok okuyucuya da yabancı gelmeyecektir. Eminim ki İstanbul'un pek çok semtinde var olan –veya var olduğunun hayal edilmesinin hiç de zor olmadığı– bu tür surlar, Bizans-Osmanlı-Cumhuriyet eseri olan İstanbul çocuklarına güvenli, hoşgörülü ve kozmopolit bir gelecek oluşturma arzusu edindirmiş; bununla da kalmayıp, böyle bir geleceğe katkıda bulunma çabasını ve yetisini de kazandırmıştır. Kazandırmaya da devam edecektir... Şimdiki Beşiktaş ile 60'lı yıllarda yaşanan bir çocukluğun Beşiktaş'ı arasında bir köprü kurmaya çalışan bu kitap da umarım okuyanlara bir ilham kaynağı olur."

"Beşiktaş'ın Surları!, bir semtin hafızasına yolculuk kitabıdır", diye söze başlayan yazar Feridun Andaç ise arka kapak yazısında şu şekilde yapıyor anlatısını: "Yaşanmışlıklarla anılar sarmalında biçimlenen anlatının odağında bir kentin ruhu, o ruhu var eden 'ada-semt' diyebileceğimiz Beşiktaş'ın dünü bugünü yer alır. Tüm bunları buluşturup bize taşıyan ise anlatıcı Gülay Kutal'ın anılarına sinen yaşanmışlıkların derin izleridir. Eğer İstanbul'u anlamak, tanımak istiyorsanız Beşiktaş'ta doğup büyüyen, orada hem kendi hem de semtinin hikâyesini kuran Gülay Kutal'ın dokunaklı anlatısıyla yolculuğa çıkmanızı öneririm. İnsanlar, yüzler, sokaklar onun anlatımında yeniden can buluyor. Hatırlayan, hatırlatan bir bakışla bir semtin dünden bugüne uzanan öyküsünü anlatıyor bize, Kutal. Beşiktaş'ın Surları!, yaşayan, gören, hisseden, alıp taşıyan bir anlatıcının İstanbul'a ve Beşiktaş'a armağanıdır aynı zamanda."

GÜLAY KUTAL KİMDİR?
İstanbul, Beşiktaşlıyım. 1980 askeri darbesi sonrasındaki boğucu yıllar sırasında Boğaziçi Üniversitesi'nde okuyordum. O yıllarda folklora olan ilgim büyüktü. Boğaziçi Üniversitesi Folklor Kulübü'nde halk dansları oynar, türkü söyler, dergi çıkarırdık. Bir de şiir yazardım. Firuz Kutal ile birlikte hazırladığımız Efkar-ı Aşk Makamından Bir Mısra adlı sergi, şiir yolculuğumun en güzel adımı oldu.

Üniversiteden endüstri mühendisi olarak mezun olduktan sonra, geleceğime değişik bir yön vermek için Norveç'e geldim. Oslo Üniversitesi'nde bilgisayar üzerine yüksek lisans yaptım. Halen Norveç'te yaşıyorum. Son 40 yıldır Oslo'da temizlikçi, öğretmen ve bilgisayar yöneticisi olarak çalışmanın yanı sıra yazarlık ve çevirmenlik yaptım. Biz Duvar Yazısıyız derlemesinden başka, Norveçli yazar Jostein Gaarder'ın Sofi'nin Dünyası adlı kitabı da dahil olmak üzere çeviriler yaptım. Türkiye'de Emek Vererek Demokrasi, Norveç'te de Sosyalist Dünya Kahveleri adlı iki kitabım daha yayımlandı.

Cemil Meriç'in söylediği gibi: "Sağa türbedarlık düşer, türbedarlık yani ezeli değerlerin bekçiliği. Sol; hürriyettir, terakkidir, müsavattır." Ben de son çeyrek yüzyıldır Norveç Sosyalist Partisi'nin aktif bir üyesi olarak parti içi kurullarda bulundum ve halkın temsilcisi olarak üç dönem Oslo Eyalet Meclisi'nde görev aldım, çünkü ancak sol politikalarla toplumun en eşit, en özgür ve en demokratik bir şekilde ilerleyebileceğine inanıyorum.

Şu an, Norveç Halk Sağlığı Enstitüsü'nde, hastalık bilgilerinin bilimsel araştırmalarda kullanılabilmesi için gereken yazılımların ürün sorumlusu olarak çalışıyor, bundan geriye kalan zamanımda okuyup yazıyor, Oslo'da oturduğum ilçenin Belediye Meclisi'nde halkı temsil etmeyi sürdürüyorum.

Şarkı söylemek ve toprakla uğraşmaktan çok hoşlanıyorum.

Evliyim. Çok iyi bir eşim ve şahane bir kızım var.